Tabii ki bu dava bizim yavru kurtları kesmez. Keşke bu davayı sonuçlandırsalar da yeni ve daha büyük davalar edinseler. Ama maalesef öyle bir cumhuriyet yok. Kısmi bir kaç iyileşme dışında memleketimizde durum aşağı yukarı aynı:
-Hala her sene binlerce insan trafik kazasında ölüyor.
-Hala milyonlarca insan açlık sınırında yaşıyor. (Dağıtılan makarnalar kimseye sınıf atlatmıyor. Fakir yine ve hala fakir.)
-Kamu hizmetleri hala beş para etmez. (Sağlıktaki iyileşme her geçen sene geriye doğru gidiyor.)
-Rüşvet ve yolsuzluk konusunda hiç ilerleme kaydedilmedi.
-Terör hala en büyük belamız.
-Demoktratik ülkelere yakışmayacak anayasa, yasa ve devlet mekanizmaları
-Berbat dış politika
-Perişan bir eğitim sistemi
-Vs. Vs.
Yani aslında değişen hiç bir şey yok.Bu hükümet de tıpkı öncekiler gibi. Çapsız, beceriksiz bir takım insanlar grubu. Vatandaşların maddi anlamda hayatlarını iyileştiren büyük bir gelişme sağlayamadıkları için durumu kurtarmak için çene suyu çorba pişiriyorlar.
Dünya politikasına yön veriyormuşuz, mazlumların sesiymişiz, müslümanların kurtarıcısıymışız, yedi düvele karşı savaşıyormuşuz.
Net bir gerçek var ki bunların hepsi yalan. Kimseyi koruyabildiğimiz falan yok. Ülkemizde Suriyeli kardeşlerimiz de Esed kadar olmasa da Türkiye yüzünden bu haldeler. Yemen'deki sivil insanların Suud'ilerce öldürülmelerine bravo derken, Esed'i lanetleyip, muhaliflere silah desteği yapıyoruz. Sonra onların kapışması yüzünden sivil insanlar ölüyor. Ölmeyenler de bize sığınıyor. Gazze'de değişen bir şey yok. Mavi Marmara ve one minute sonrası İsrail düşmanı kesilen hükümet yandaşları, yapılanlara itiraz eden herkesi israil uşağı olarak yaftalarken, hükümetin 20 milyon ABD dolarına fit olmasını reel politik olarak değerlendiriyorlar. Binlerce türkmeni havadan bombalayan Putin'e, kavgalıyken katil derken, özür diledikten sonra kanka diyebiliyorlar.
İşte bunların büyük bir kısmı maalesef bu kadar ahlaktan pek nasibini alamamış. Kendi işlerine geldiği sürece din, cihat, adalet, erdem naraları at, çağın yetmeyip tornistan yaptığında ise reel politika de.
Hükümetin, memleket çıkarları için akıllıca hareket etmesi tabii ki doğrusudur. Ama her eleştiride karşı tarafı kafirlikle suçlayıp, yapılan şeyden vazgeçilince reel politika demek ayıptır. Ama bunlar ayıp nedir bilmiyorlar pek.
Hassiktirin oradan.